بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

جَزَآءًۢ بِمَا كَانُواْ يَعْمَلُونَ ٢٤

(Bunlar mukarreblerin) işledikleri iyi amel (ve hareket) lere bir mükâfat olarak (yapılır).

– Hasan Basri Çantay

لَا يَسْمَعُونَ فِيهَا لَغْوًا وَلَا تَأْثِيمًا ٢٥

Onlar orada ne boş bir lâf, ne de günâha sokacak bir şey işitmezler.

– Hasan Basri Çantay

إِلَّا قِيلًا سَلَٰمًا سَلَٰمًا ٢٦

Yalınız bir söz (işidirler ki oda) «Selâm, selâm» dir.

– Hasan Basri Çantay

وَأَصْحَٰبُ ٱلْيَمِينِ مَآ أَصْحَٰبُ ٱلْيَمِينِ ٢٧

Sağcılar: Onlar ne (mutlu) sağcılardır!

– Hasan Basri Çantay

فِى سِدْرٍ مَّخْضُودٍ ٢٨

Dikensiz kiraz,

– Hasan Basri Çantay

وَطَلْحٍ مَّنضُودٍ ٢٩

meyveleri tıklım tıklım muz ağaç (lar) ı,

– Hasan Basri Çantay

وَظِلٍّ مَّمْدُودٍ ٣٠

yayılmış (daimî) gölge (ler),

– Hasan Basri Çantay

وَمَآءٍ مَّسْكُوبٍ ٣١

dâima akan su (lar),

– Hasan Basri Çantay

وَفَٰكِهَةٍ كَثِيرَةٍ ٣٢

(32-33) (hiçbir zaman) kesil (ib tüken) meyen, yasak da edilmeyen birçok (cinsde) meyve (ler) arasında,

– Hasan Basri Çantay

لَّا مَقْطُوعَةٍ وَلَا مَمْنُوعَةٍ ٣٣

(32-33) (hiçbir zaman) kesil (ib tüken) meyen, yasak da edilmeyen birçok (cinsde) meyve (ler) arasında,

– Hasan Basri Çantay

وَفُرُشٍ مَّرْفُوعَةٍ ٣٤

ve (kadri) yükseltilmiş döşeklerdedirler.

– Hasan Basri Çantay

AYARLAR
Okuyucu